Geriatrik Hastalarda Rejyonel Anestezi Yönetimi


Creative Commons License

Öncü K.

Güncel Anesteziyoloji ve Ağrı Çalışmaları VI, Dilek ÖZCENGİZ, Editör, Akademisyen Kitabevi, Ankara, ss.91-108, 2022

  • Yayın Türü: Kitapta Bölüm / Mesleki Kitap
  • Basım Tarihi: 2022
  • Yayınevi: Akademisyen Kitabevi
  • Basıldığı Şehir: Ankara
  • Sayfa Sayıları: ss.91-108
  • Editörler: Dilek ÖZCENGİZ, Editör
  • Karadeniz Teknik Üniversitesi Adresli: Hayır

Özet

GİRİŞ

Günümüzde, insanlar daha uzun yaşamakta ve nüfusun yaşlanma hızı artmaktadır.

Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre 2050 yılına kadar, 60 yaş üzeri popülasyonun

dünya nüfusunun %22’sini oluşturacağı tahmin edilmektedir [1].

Yaşlı popülasyonda, bazı hastalıklar özellikle daha yaygın olarak izlenmektedir.

Bahsedilen küresel demografik değişim, osteoartrit, osteoporozla ilişkili

yaralanma, katarakt ve cerrahi tedavi gerektiren kanserlerle başvuran geriatrik

hasta sayısının artmasına neden olacaktır. Bu popülasyon ayrıca diyabet, kronik

obstrüktif akciğer hastalığı, uzun süreli antikoagülasyon gerektiren aritmiler

ve demans gibi ilişkili komorbiditeler açısından da dikkatli bir değerlendirme

süreci gerektirmektedir. Bu komorbid hastalıkların tedavisinde gerekli olan polifarmasi,

genel anestezi uygulamasında kullanılan ilaçlarla istenmeyen veya öngörülemeyen

etkileşimlere sahiptir (2).

Rejyonel anestezi, modern anestezi tekniğinde giderek artan bir öneme sahiptir

ve yaşlı popülasyonda ağrı yönetimi için önemli bir tekniktir. Rejyonel

anestezi, cerrahi bölgelerden beyne ağrılı duyu girdisini azaltmak için lokal

anestezik ajanların kullanımını ifade eder. Merkezi sinir sistemine iletilen nosiseptif

sinyal miktarını azaltarak, ameliyat sırasında ve sonrasında opiatlar veya

sistemik anestezikler gibi merkezi etkili ajanların kullanımını azaltır. Yaşlanmanın

fizyolojik süreci nedeniyle, yaşlılar bu merkezi ilaçların etkilerine özellikle

duyarlıdır. Ayrıca, kardiyopulmoner hastalıklar, karaciğer fonksiyon bozukluğu

ve yaşlanmayla birlikte sıklıkla görülen böbrek yetmezliği, bu popülasyonun

merkezi etkili ajanlara karşı duyarlılığını artırmaktadır (3).

Cerrahi sonrası hızlandırılmış iyileşme (Enhanced Recovery After Surgery,

ERAS) protokolleri, cerrahinin vücut üzerindeki stresini azaltarak ve ameliyat

öncesi organ fonksiyon seviyelerini koruyarak erken iyileşmeyi kolaylaştırmak

için tasarlanmıştır. Bu protokollerde, özellikle opioid ajanlar yerine, opiat

olmayan ajanlarla kombine bir ‘multimodal analjezi’ uygulaması ve rejyonel

anestezi uygulamaları önerilmektedir (4). Perioperatif dönemde, yaşlılığın

organ sistemleri üzerindeki fizyolojik etkileri ve mevcut komorbid hastalıklar

göz önüne alındığında, geriatrik popülasyon için bu uygulamalar özel bir

öneme sahiptir.