Tarihi Yapıların Turizm Amaçlı Kullanımı Üzerine Bir Deneme Trabzon Gündüzler Evi Örneği


Creative Commons License

İmamoğlu E., Yılmaz S.

5. Turizmde Mimarlık ve Kültürel Miras Kongresi, Antalya, Türkiye, 28 - 30 Kasım 2024, cilt.1, sa.1, ss.1-14, (Tam Metin Bildiri)

  • Yayın Türü: Bildiri / Tam Metin Bildiri
  • Cilt numarası: 1
  • Basıldığı Şehir: Antalya
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.1-14
  • Açık Arşiv Koleksiyonu: AVESİS Açık Erişim Koleksiyonu
  • Karadeniz Teknik Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Tarihi yapılar ait oldukları dönemin sosyal, kültürel ve ekonomik özelliklerini günümüze taşıyan, kültürel sürekliliğin sağlanmasına önemli katkılar sunan varlıklardır. Bu varlıkların yıkılmasını, bozulmasını ve/veya kötüye kullanımını önleyerek geleceğe aktarılmalarını sağlayacak “koruma uygulamaları” kültürel sürekliliğin sağlanması noktasında önemli çabalardır. Bu kapsamda çeşitli koruma yöntemleri uygulanabilmekte, inşa edildiği dönemdeki kullanım amacını yitirerek uygun olmayan biçimde kullanılmış/kullanılan ya da terkedilmiş bir tarihi yapıya yeni bir işlev kazandırılması da bu koruma yöntemleri arasında yer almaktadır. Türkiye’de bu yöntem kültür turizmi, kırsal turizm vb. başlıklarda çeşitlenerek gelişen turizm olgusu nedeniyle konaklama başlığında yoğunlaşmaktadır. Trabzon’da bu olgudan etkilenmiş, bölgede son yıllarda tarihi yapıların konaklama amaçlı kullanımına yönelik uygulamalar artmıştır. Bu bağlamda, Trabzon Ortahisar Kent merkezinde yer alan ve mülkiyet sahipleri tarafından yakın gelecekte konaklama işlevine dönüştürülmesi planlanan bir konut binası ele alınmış, amaçlanan yeniden işlevlendirme uygulamasının avantaj ve dezavantajları bina özelinde ortaya koyulmuştur. Bu amaçla yürütülen çalışmada, özgün işlevi konut olan ve amacı dışında kullanılan binanın belgelenmesi (rölöve çizimleri) yapılmış, restitüsyon önerisi ve restorasyon projesi hazırlamıştır. Sonuç olarak, sosyal ve ekonomik ömrünü yitiren konut işlevli binaların konaklama amacıyla yeniden kullanımının binaların yaşatılarak korunmasına, binanın mevcut aykırılıklardan arındırılmasına, bölgenin turizm potansiyelinin arttırılmasına ve ekonomik gelişimine katkı sağladığı sonucuna varılmıştır. Bunun yanında yenide işlevlendirme çalışmaların binanın özgün karakterine asgari düzeyde de olsa etki etmesinin kaçınılmaz olduğu ancak binayı yaşatarak koruma noktasında tek ekonomik yolun yeniden işlevlendirme olduğu düşüncesinden hareketle iç mekânda daha esnek davranılabileceği değerlendirilmiştir.