2. Uluslararası Ege Kongreleri, İzmir, Türkiye, 12 - 13 Haziran 2023, ss.565-572
Postmodernizm 20. yy’ın ikinci yarısından itibaren etkisini kamu yönetimi alanında da göstermiştir.
Kamu yönetimi alanında postmodern uygulamalardan biri de yönetişimdir. Yönetişim, devlet merkezli
ve tek taraflı karar verme süreçleri yerine, çok merkezli ve çok aktörlü karar ve rme süreçlerine önem
vermektedir. Yönetişim sürecinde ise belirli araçlar, yöntemler ve ölçütler kullanılmalıdır. Çünkü
yönetişim ile amaç, devletten vatandaşa kadar toplumdaki aktörlerin kararlara katılımının sağlanmasıdır.
Bu aktörlerin kararlara nasıl katılacağı, neden katılması gerektiği gibi soruların cevabı, karar alma
sürecine katılan aktörler tarafından bilinmeli ve belirtilmelidir. Böylelikle, karar verme sürecinde
bulunana aktörlerin dikkat etmesi gereken hususlar belirlenecek ve yönetişimin amaçlarından biri olan
toplumsal kabullenmeye ve memnuniyete katkı sunulacaktır. Dolayısıyla, yapılacak yatırımdan ya da
faaliyetten etkilenecek aktörlerin istemlerinin ve çekincelerinin neler olduğuna ulaşabilmemize imkân
verecek birtakım araçlara ihtiyacımız vardır. Bu konuda, Çok Kriterli Karar Verme (MCDM) ve Coğrafi
Bilgi Sistemi (GIS) yöntemlerinden faydalanabiliriz. MCDM yönetişim sürecine; yapılacak faaliyetlerle
alakalı olarak atılacak adımları, kamu kurumlarının, özek sektör temsilcilerinin, vatandaşların ve sivil
toplum kuruluşu temsilcilerinin istem, çekince, hedef ve kamu politikaları bağlamında ele alarak,
mümkün olan en uygun kararın alınabilmesini sağlamaya yönelik bir karar verme analizi aracıdır.
MCDM sürecinde bir konu hakkında karar alınırken uygulanan ölçütler; çok aktörlü katılım, toplumsal
etki, ekonomik değer, aktörlerin farklı istemleri, hedefleri ve bağlı hususların belirlenmesi ve
sürdürülebilirliktir. GIS ise daha çok özel sektör veya devlet kurumları tarafından faaliyet yapılacak
alanındaki halkın öncelik ve taleplerinin dikkate alınarak, ilgili yatırıma veya kamu politikasına yön
verilmesidir. Halkın gündelik ihtiyaçları, ekonomik durumu, istihdam ve yaşam kalitesi gibi göstergeler
hazırlanacak plan ya da politikaya yansıtılarak, halkın katılımı ile gerçekleştirilecek karar verme
sürecinden önce hazırlanmış olur. Bu sayede yönetişim süreci ne istediğini ve ne yapması gerektiğini
bilen aktörler tarafından yürütülerek, yönetişime getirilen zaman kaybı ve formaliteye yönelik olması
yönündeki eleştirilerinin de önüne geçilebilecektir.
Postmodernism has also shown its effect in the field of public administration since the second half of
the 20th century. Governance is one of the postmodern approaches in the field of public administration.
Governance places emphasis on multi-centre and multi-actor decision-making processes rather than
state-centered and unilateral decision-making processes. In the governance process, certain tools,
methods and criteria should be used. Because the aim with governance is to ensure the participation of
565
2nd INTERNATIONAL EGE CONGRESS ON SOCIAL SCIENCES & HUMANITIES
the actors in the society, from the state to the citizen, in the decisions. The answers to questions such as
how these actors will participate in the decisions and why they should participate should be known and
specified by the actors participating in the decision-making process. In this way, the issues that should
be paid attention to by the actors in the decision-making process will be determined and it will contribute
to social acceptance and satisfaction, which is one of the goals of governance. herefore, we need a set
of tools that will allow us to reach the demands and reservations of the actors who will be affected by
the investment or activity to be made.In this regard, we can benefit from Multi-Criteria Decision Making
(MCDM) and Geographic Information System (GIS) methods. MCDM, the steps to be taken in relation
to the activities to be carried out in the governance process; It is a decision-making analysis tool aimed
at ensuring that the most appropriate decision can be taken by considering public institutions, private
sector representatives, citizens and representatives of non-governmental organizations in the context of
requests, reservations, targets and public policies. The criteria applied while making a decision on a
subject in the MCDM process; multi-actor participation, social impact, economic value, determination
of different demands, goals and related issues of actors, and sustainability. GIS, on the other hand, is the
direction of the relevant investment or public policy by the private sector or government institutions,
taking into account the priorities and demands of the people in the area where they will operate.
Indicators such as the daily needs, economic situation, employment and quality of life of the people are
reflected in the plan or policy to be prepared, and are prepared before the decision-making process to be
carried out with the participation of the public. In this way, the governance process can be carried out
by actors who know what they want and what to do, and criticism of the time -wasting and formality
brought to governance can be avoided.