ISAS WİNTER 2019 4th International Symposium on Innovative Approaches in Architecture, Planning and Design Proceedings, Samsun, Türkiye, 20 - 22 Kasım 2019, cilt.4, ss.39-44
Çevresi ile sürekli etkileşim halinde olan çocuklar, gelişim süreçlerinde duyular yardımıyla aldıkları
uyarıları zihinlerinde belirli etmenler doğrultusunda değerlendirerek davranış olarak adlandırdığımız olguyu
ortaya koyarlar. Bu noktada çocukların içinde bulunduğu mekanla olan etkileşimleri çok önemlidir. Çocukların
dünyayı anlaması ve çevresinde olup bitenleri anlamlandırması için çocuk gelişimini temel alan, onları
öğrenmeye yönlendiren ve dünyada olup bitenleri kavramalarını sağlayan kültür mekanlarına ihtiyaçları vardır.
Bu mekanların başında içeriklerini tüm yaşam alanlarından seçen müzeler gelmektedir.
Bu çalışmada 2000 yılından günümüze çağdaş çocuk müzesi olarak tanımlanan müzecilik anlayışı ile çocuk
müzelerinin, tasarım ve eğitim bağlamında geçirdikleri değişimler incelenmiştir. Yapılan gözlemler ve
saptamalar ışığında, çocuk müzelerinin, sergileme tekniklerinin stabil ve sınırlı hareket alanlarından, dokunsal
yüzeylere ve devinimsel hareketlerle interaktif eğitim veren, sanal gerçeklik üzerine yoğunlaşan alanlara
dönüştüğü tespit edilmiştir