Geleneksel Osmanlı Diplomasisinde İslam’ın Rolü: Fokşan Müzakereleri (1772) Örneği


Çolak D.

İçtimai, İktisadi ve İdari İlimlerde İslam Fikriyatı Kongresi , Artvin, Türkiye, 16 - 17 Ekim 2025, ss.1-2, (Özet Bildiri)

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Artvin
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.1-2
  • Karadeniz Teknik Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Osmanlı Devleti’nin 1793 yılında modern diplomasi sistemine dâhil olmasına kadar geçen süreçte diplomatik teşkilatlanması büyük ölçüde İslam hukuku çerçevesinde şekillenmiştir. Söz konusu dönemde Osmanlı diplomasisi ilişki kurduğu devletleri Darü’l-İslam ve Darü’l-harp olarak ikiye ayırmaktadır. Bu bağlamda Osmanlı Devleti, Müslüman bir hükümdarın yönetiminde bulunan Darü’l-İslam memleketleriyle sulh temelinde ilişki tesis etmiş; halkı Müslüman dahi olsa yöneticisinin gayrmüslim olduğu Darü’l-harp topraklarıyla cihat anlayışı çerçevesinde daimi bir savaş politikası yürütmüştür. Dahası söz konusu devletlerle geçici bir barış yapılması durumunda da Hudeybiye Antlaşması’na (628) atıfla on yıllık bir süre belirlenmiştir. Diğer yandan Osmanlı Devleti, diplomatik ilişkilerindeki İslam hassasiyetini barış antlaşmalarının mutfağını oluşturan müzakere süreçlerinde de korumuştur. İmzalanacak bir barış antlaşmasında İslam kanunlarının göz ardı edilmemesi hakkında Hatt-ı hümayunlar yazılırken diplomatik heyette İslam uzmanı kişilerin bulunduğu gözlenmektedir. Bu duruma örnek olarak 1772 yılında Fokşan’da Osmanlı-Rus barışı için bir araya gelen Osmanlı heyetinde daha önce diplomatik bir görevde yer almamış olan Ayasofya Camii-i Şerif müezzini Yasinîzade Osman Efendi’nin de yer alması gösterilebilir. Buradan hareketle çalışmanın amacı İslam’ın Osmanlı geleneksel diplomasisindeki rolünün Fokşan müzakereleri örneği üzerinden incelenmesidir. Çalışmada, İslam’ın Fokşan’daki Osmanlı diplomasisine ne ölçüde tesir ettiği tartışılacaktır.

Anahtar Kelimeler: Osmanlı Diplomasi Tarihi, Darü’l-İslam, Darü’l-harp, Müzakere, Fokşan

 

The Role of Islam in the Traditional Ottoman Diplomacy: The Example of Fokşan Negotiations (1772)

Abstract

Until the Ottoman Empire was integrated into the modern diplomatic system in 1793, its diplomatic organization was largely shaped by Islamic law. During this period, Ottoman diplomacy divided the states with which it established relations into two categories: Darü'l-Islam and Darü'l-Harb. In this context, the Ottoman Empire maintained peaceful relations with Darü'l-Islam countries ruled by a Muslim ruler. With countries ruled by non-Muslim rulers, even if their populations were Muslim, they pursued a policy of permanent war based on the principle of jihad. In addition, a period of ten years was stipulated in the event of temporary peace with these states, citing the Treaty of al-Hudaybiya (628). Furthermore, the Ottoman Empire maintained its Islamic sensibility in diplomatic relations throughout the negotiation processes that formed the basis for the peace treaties. It can be observed that the diplomatic delegation included Islamic experts when the Hatt-ı Hümayun (Imperial Letters) were drafted to ensure that Islamic law was not overlooked when signing a peace treaty. An example of this is the presence of Yasinîzade Osman Efendi, the muezzin of the Hagia Sophia Mosque, in the Ottoman delegation that met in Fokşan in 1772 to negotiate peace between the Ottomans and Russia despite he had never held a diplomatic office before.  From this point of view this study aims to examine the role of Islam in traditional Ottoman diplomacy using the example of the Fokşan negotiations. The study will discuss the extent to which Islam influenced Ottoman diplomacy in Fokşan.

Keywords: Ottoman Diplomatic History, Darü’l-İslam, Darü’l-harp, Negotiation, Fokşan