THE JOURNAL OF INTERNATIONAL SOCIAL RESEARCH, cilt.12, sa.68, ss.586-594, 2019 (Hakemli Dergi)
Kıyı alanları, güneş-kum-deniz-bitki-kayalık gibi farklı arazi dokularının içerisinde bulunduğu doğal ve yapay kaynaklardır. Bu kaynaklar yaşamın hemen her döneminde koruma, savunma, ticaret, ulaşım, yerleşim, beslenme, enerji, sanayi, üretim, rekreasyon ve turizm gibi ihtiyaçları karşılanmak için kullanılmıştır. Bununla birlikte yaşamsal işlevlerinin etkinliklerle birleşmesiyle de kentin bir parçası haline gelmiştir. Kentlerdeki kıyı alanları, toplumun ekonomik, sosyal ve kültürel ilişkisini yansıtmasının yanı sıra toplumun bu alanları neden, niçin, nasıl ve hangi amaçla kullanmak istediğine göre de şekillenmektedir. Zamanla bu şekillenmelerden kaynaklı kıyı morfolojisi ve ekolojisinde bozulmalar meydana gelmektedir. Bu kapsamda kıyı alanlarının bozulmaların önüne geçebilmek ve kullanım alanlarının sürdürülebilirliğini sağlayabilmek için 2014 yılında çıkarılan "bütünleşik kıyı alanları planı" uygulanması gerekmektedir. Bütünleşik kıyı alanları planı, kıyı alanlarının korunması ve biyolojik çeşitliliğinin devam ettirilmesini sürdürülebilir kalkınma ile sağlamayı amaçlamaktadır. Bununla birlikte kıyı alan kullanımında uyum ve dengeli olmaya teşvik etmek için bütünsel politika uygulanması gerektiğini savunmaktadır. Bu çalışmada doğal kıyı özelliği gösteren ve çeşitli rekreasyon imkanı sunan Giresun kıyı bandında bozulmalara engel olmak hedeflenmektedir. Bu doğrultuda alanın rekreasyonel olanaklarına yönelik peyzaj planlama ve tasarım kararları almak makalenin temel amacını oluşturmaktadır. Giresun kentinin kıyı bandında Güre mahallesinde ana yol ile ayrıldığı kısımlar ve yakın çevresini tanımlayan alanlarla 2 ay süre ile gözlem gerçekleştirilmiş, veri toplanmıştır. Davranış gözlemleri yapılarak alanda mevcutta gerçekleştirilen etkinlikler, alanın kullanıcıları, kullanıcılarının alanda kalış süreleri, alana geliş zamanları (hafta içi-hafta sonu-öğlen tatili, vb.), kaç kişi ile alana geldikleri gibi birçok durum incelenmiştir. Ayrıca kıyı bandı boyunca var olan işletmelerdeki çalışanlar ve iş yeri sahipleri ile görüşmeler yapılmıştır. Görüşmelerde alanın kullanım durumu, geçmişi bugünü ve değişimi sorgulanarak alanın kullanıcı grubuna ait veriler, yine ilkbahar-yaz-sonbahar-kış sunduğu rekreasyonel olanaklarına yönelik bilgiler elde edilmiştir.
Coastal areas are natural and artificial resources in which different terrain textures such as sun-sand-sea-plant-rocky are found. These resources have been used to meet the needs such as protection, defense, trade, transportation, settlement, nutrition, energy, industry, production, recreation and tourism in almost every period of life. However, it has become a part of the city by combining vital functions with activities. In addition to reflecting the economic, social and cultural relations of the society, coastal areas in cities are shaped according to why, why, how and for what purpose the society wants to use these areas. In time, deterioration occurs in coastal morphology and ecology due to these configurations. In this context, the all integrated coastal zone plan issued in 2014 should be implemented in order to prevent deterioration of coastal areas and ensure the sustainability of usage areas. The integrated coastal zone plan aims to ensure the preservation of coastal zones and the maintenance of biological diversity through sustainable development. However, it argues that holistic policy should be implemented to encourage harmony and balance in coastal land use. In this study, it is aimed to prevent deterioration in Giresun coastal band which has natural coastal characteristics and offers various recreation opportunities. In this respect, the main objective of the article is to take landscape planning and design decisions for recreational opportunities of the area. In the coastal band of the city of Giresun, observations were carried out for 2 months with the sections where the main road was separated by the main road in Güre neighborhood and the areas defining its immediate surroundings and data were collected. By conducting behavioral observations, many events such as the activities carried out in the area, the users of the area, the length of stay of the users, the time of arrival (weekday-weekend-lunch break, etc.), and how many people came to the area were examined. In addition, interviews were conducted with the employees and business owners in the existing businesses along the coastal line. During the interviews, the usage status, past, present and change of the area were questioned and data related to the user group of the area and information about the recreational opportunities offered by spring-summer-autumn-winter were obtained.