Ulusal 7. Yapı Mekaniği Laboratuvarları Çalıştayı (YMLÇ-7/2019), Konya, Türkiye, 4 - 05 Ekim 2019, ss.163-168
Mühendislik yapıları, kullanım
ömürleri boyunca yangın vb. nedenlerden dolayı yüksek sıcaklık etkilerine maruz
kalabilmekte ve dayanımlarını önemli ölçülerde kaybedebilmektedir. Bu durum yapıların
yüksek sıcaklık etkileri altındaki yapısal davranışlarının değerlendirilmesi
gerektiğini ortaya koymaktadır. Göçme meydana gelmemiş ise, yapısal hasar
durumu ve yapının kullanımına devam edilip edilmemesi kararı oldukça önemlidir.
Çünkü taşıyıcı sistem elemanlarının dayanım ve rijitliklerinde belirli bir
derecede azalmaların olduğu açıktır. Bu kapsamda, yangın ve/veya benzeri yüksek
sıcaklık etkilerinden dolayı oluşacak dinamik karakteristik (doğal frekans, mod
şekli ve sönüm oranı) değişimlerinin hızlı bir şekilde belirlenmesi, hasar
tahminlerinin yapılması ve rijitlik değişimlerine bağlı kullanım durumunun
tespit edilmesi için çalışmalar gerçekleştirilmektedir. Bu çalışmada, yüksek
sıcaklık etkisi altındaki betonarme ve çelik taşıyıcı sistem elemanlarının
dinamik karakteristiklerinde meydana gelen değişimlerin farklı kesit boyutları,
malzeme özellikleri, sıcaklık geçmişi ve maruz kalma senaryoları gibi değişken
parametreler göz önünde bulundurularak belirlenmesi amaçlanmaktadır. Ayrıca,
yüksek sıcaklık etkisi altında “Yapı Sağlığı İzleme” konusunda yapılan
çalışmaların genişletilmesi, çalışma çıktılarının ilgili yangın yönetmelikleri
için veri oluşturması ve yeni çalışmalara ışık tutması çalışmanın hedefleri
arasında yer almaktadır. Çalışma kapsamında betonarme yapılarda taşıyıcı
sistemin en önemli elemanlarından biri olan kolon elemanlar ve bu yapıların bir
bölümünü temsil eden çerçeve sistemler dikkate alınmıştır. Bu eleman ve
sistemlerde, yangın ve/veya benzeri yüksek sıcaklık etkilerinden dolayı
oluşacak dinamik karakteristik değişimlerinin hızlı bir şekilde belirlenmesi,
hasar tahminlerinin yapılması ve rijitlik değişimlerine bağlı kullanım
durumunun tespit edilmesi için sayısal ve deneysel yöntemler kullanılmıştır.
Gerçekleştirilen deneysel çalışmalar sonucunda elde edilen veriler ile sayısal çözümlemeler
sonucunda elde edilen verilerin benzerlik gösterdiği görülmüştür. Bu aşamadan sonra
çalışma kapsamında dikkate alınan değişken parametrelerin kombinasyonu
sonucunda ortaya çıkan binlerce problem sayısal olarak çözümlenmiştir.
Gerçekleştirilen çoklu analizler sonucunda büyük bir veri havuzu oluşmuştur. Bu
veri havuzundan yararlanılarak üretilen formülasyonlar, grafik/abaklar ve
tablolar doğal frekanslarda meydana gelen değişimleri esas almaktadır.