Türkiye Ulusal Jeodezi Komisyonu (TUJK) 2021 Yılı Bilimsel Toplantısı, Ankara, Türkiye, 25 - 27 Kasım 2021, ss.1
Artan deniz seviyesinin özellikle kıyı alanlarında çevresel, ekonomik ve sosyal açıdan önemli bir etkiye
sahip olduğu bilinmektedir. Bu nedenle, deniz seviyesinde zaman içerisinde meydana gelen değişimin
etkili ve doğru bir şekilde gözlemlenmesi ve değişime neden olan faktörlerin belirlenmesi önemlidir.
Küresel Navigasyon Uydu Sistemleri İnterferometrik Reflektometri (GNSS-IR), yansıyan sinyalleri
kullanarak deniz seviyesinin belirlenmesine olanak sağlamaktadır. Bu nedenle, geleneksel mareograf
ölçümlerine alternatif bir teknik olarak düşünülmektedir. Bu çalışmada; meteorolojik parametrelerin
deniz yüzeyinden yansıyan GNSS sinyalleri üzerindeki etkisi ve GNSS-IR tekniğinin gelgit
bileşenlerinin belirlenmesine katkısı araştırılmıştır. Çalışma kapsamında, Türkiye Ulusal Deniz Seviyesi
İzleme Servisi’ne (TUDES) bağlı mareograf istasyonu ile ortak yerleşkeli TRBZ sabit GNSS
istasyonuna ait Sinyal Gürültü Oranı (Signal-to-Noise Ratio-SNR) verileri kullanılmıştır. Meteorolojik
parametrelerin yansıyan sinyaller üzerindeki etkisini incelemek için ise TUDES üzerinden sağlanan
TRBZ istasyonuna ait hava basıncı verisi ve ERA5 veri setinden sağlanan sıcaklık ve rüzgar hızı verileri
kullanılmıştır. Sıcaklık, hava basıncı ve rüzgar hızı meteorolojik parametreleri ile SNR genlikleri ve
trendden arındırılmış SNR genlikleri karşılaştırılmıştır. Bunun için; SNR genlikleri, trendden
arındırılmış SNR genlikleri ve meteorolojik parametreler için sırasıyla trend analizleri yapılmıştır.
Sonuç olarak, sıcaklık ve rüzgar hızı parametreleri ile SNR ve trendden arındırılmış SNR genliklerinin
aynı yönde eğilime sahip olduğu görülmüştür. Ayrıca, yapılan çalışma kapsamında gelgit değişimlerini
incelemek ve GNSS-IR tekniğinin gelgit bileşenlerinin belirlenmesine katkısını araştırmak için SNR
verileri kullanılarak GNSS-IR tekniği ile deniz seviyesi gözlemleri hesaplanmıştır. Ardından, GNSS-IR
tabanlı deniz seviyesi gözlemleri ve mareograf kayıtları için yarı-günlük (M2, S2) ve günlük (K1, O1,
P1) gelgitlerin genlikleri hesaplanmıştır. Elde edilen genlikler karşılaştırıldığında, maksimum ve
minimum fark sırasıyla 4.16 cm ve 0.09 cm olarak bulunmuştur. Son olarak, mareograf kayıtlarından
ve GNSS-IR tabanlı deniz seviyesi gözlemlerinden hesaplanan gelgit bileşenleri FES2014b, TPXO9-
Atlas ve EOT20 küresel okyanus modelleri ile karşılaştırılmıştır. Çalışma sonucunda, yapılacak
iyileştirmelerle beraber GNSS-IR tekniğinin de gelgit bileşenlerinin belirlenmesinde bir potansiyel
olabileceği öngörülmüştür.
Rising sea levels have significant impacts such as environmental, social, and economic along with
coastal areas. For this reason, it is important to accurately monitoring the sea level change and
identifying the factors that cause change. Global Navigation Satellite System Interferometric
Reflectometry (GNSS-IR) enables to retrieve sea level heights using the reflected signal. Moreover,
GNSS-IR is considered a promising alternative to conventional tide gauges. This study investigates both
the effect of meteorological parameters on GNSS reflected signals from the sea surface and the
contribution of the GNSS-IR technique to the determination of tidal constituents. Within the scope of
the study, we used Signal-to-Noise Ratio (SNR) data from the TRBZ co-located GNSS station operated
by the Turkish National Sea Level Monitoring System (TUDES). Air pressure from TUDES and
temperature and wind speed data obtained by the ERA5 dataset have been used to assess the effect of
meteorological parameters on reflected signals. Temperature, air pressure, and wind speed meteorological parameters compared with the SNR amplitude and detrended SNR amplitude. Therefore;
trend analysis were performed for SNR amplitudes, detrended SNR amplitudes, and meteorological
parameters, respectively. Consequently, the temperature and wind speed parameters have the same trend
with SNR and detrended SNR amplitudes. Moreover, sea level observations were calculated using
GNSS-IR SNR data to examine the tidal variability and to investigate the contribution of the GNSS-IR
technique to the determination of tidal constituents. Then, semi-diurnal (M2, S2) and diurnal (K1, O1,
P1) amplitudes of tidal constituents were computed from GNSS-IR-based sea level observations and
tide gauge records. The comparison of amplitudes demonstrated that the maximum and minimum
differences were 4.16 cm and 0.09 cm, respectively. Finally, estimating the tidal constituents from tide
gauge records and GNSS-IR-based sea level observations compared with global ocean models such as
FES2014b, TPXO9-Atlas, and EOT20. As a result of the study, it was predicted that the improving
GNSS-IR technique may also have the potential in estimating the tidal constituents.