MOTIF ACADEMY JOURNAL OF FOLKLORE, cilt.11, sa.21, ss.162-180, 2018 (Hakemli Dergi)
Ömrü sona ermeye mecbur ve belki de buna muhtaçken insanoğlu için kendini ifade etmek büyük bir ihtiyaç; yazı, ait olduğu mekân ve zamanın ötesinde varlık göstermenin bir yolu; kalıcı bir iz bırakmak ya da izini kalıcı kılmak âdeta içgüdüsel bir davranıştır.
Oyalanması için eline kâğıt kalem verilen bir çocuğun kâğıttan masaya ardından duvarlara taşan çizgileri dahi bu kalıcı olma arzusuyla açıklanabilir. Duvar, bir mekâna sınırken zamanın sınırlarını açmanın; duvar yazıları, sınırları aşmanın zeminidir aynı zamanda.
Duvar yazılarının büyük ölçüde onay görmeyen zaten doğası da onay istemeyen örneklerine karşın bir de izne tabi ve hatta teşvik gören yazılar vardır ki bunlar, ehlileşmiş duvar yazıları olarak da nitelenebilecek “masaüstü yazıları”dır.
Masaüstü yazıları bazı müzeler, kurumlar ve şahıs işletmelerinde ziyaretçilerin duygu ve düşüncelerini paylaşmaları için bulundurulan anı defterlerine benzer olarak özellikle yemek üzerine hizmet veren işletmelerde müşterilerin masalarına bıraktıkları, küçük kâğıtlara
yazılmış notlardır. “Çizip yazmak” eylemi mağara duvarları, kaya üstleri, kil tabletler, çeşitli hayvan derilerinden parşömenler, papirüslerden kâğıt gibi çeşitli basamakları geçip günümüzde dijital ekranda sıradan bir faaliyete dönüştü ve masaüstü notlarında da bu
“yazıp çizmek” “Buradaydım.” demenin bir yolu oldu.
Trabzon’daki Tarihî Kalkanoğlu Pilavcısı adlı işletmedeki masaüstü yazılarının konu edildiği bu çalışmada, içerik bakımından bir sınıflandırma denemesi ile ziyaretçilerin duygu ve düşüncelerine tanık olunmuştur. Söz konusu notlar, sosyal mekânlar ve sosyal alışkanlıklar üzerinden insanların dışavurum araçlarını mukayeseyle irdeleme fikrini getirir.
While human being’s life is forced to end and possibly they are in need of this, they need writing in order to express themselves. Writing provides human beings with an opportunity to exist beyond their own milieu or time and place. It is an instinctive behaviour to leave a lasting impression or to imprint it permanently. Even lines which overflow from the paper to the table and then to the walls from a child who is given a paper and a pencil for stalling can be explained by this human desire to be eternal. While wall opens the boundaries of a time-bounded space, wall writings are the grounds for crossing the enclosed borders.
Despite the fact that wall writings are not widely approved, or it is in their nature not to want
any approval, there are wall writings which are subject to permission and even
encouragement. Such writings are called “desktop writings” which can also be described as
well-written wall writings.
Desktop writings are notes on small papers that are left on the customers’ tables, especially in
businesses related with serving food. They are similar to memory books which are held for
visitors to share their feelings and thoughts in some museums, institutions and individual
businesses. “Scribbling” has changed into an ordinary activity on digital screen through
passing various steps such as cave walls, rocks tops, clay tablets, scrolls from various animal
leathers, and paper of papyrus. “Writing” notes on the desktops was a way of saying “I was
here” in the past. This study examines the subject of desktop writings in the “Historical
Kalkanoğlu Pilavcısı” in Trabzon. By the help of a tentative content classification, these
writings show the visitors’ thoughts and feelings. Accordingly, through their examination, we
can compare people's expressive means in terms of their social spaces and social habits.