Trabzon Ticaret Borsası, cilt.1, sa.54, ss.17, 2020 (Hakemsiz Dergi)
TURUNÇGİL
TEKEBÖCEĞİ, Anoplophora chinensis (Forster, 1771)
FINDIK İÇİN ÇOK ÖNEMLİ BİR TEHDİT
Prof.Dr.
Mahmut EROĞLU
KTÜ Orman
Fakültesi
Turunçgil Tekeböceği, Anoplophora chinensis (Forster, 1771)
(Coleoptera: Cerambycidae), Doğu Asya kökenli, yabancı istilacı bir türdür. Yabancı
İstilacı Türler (YİT), belirli bir bölge için yerli olmayan, ancak bir şekilde
ve çoğunlukla insan desteği ile buraya ulaşan,
kalıcı popülasyon oluşturan ve çevreye, ekonomiye ve insan sağlığına
zarar verecek düzeyde yayılma eğilimi olan türlerdir. YİT, habitat kaybından
sonra biyolojik çeşitlilik için en büyük ikinci tehdittir. YİT’i bu kadar
zararlı yapan, ekosistem üzerinde, diğer türlerden çok daha büyük, orantısız
bir etkiye sahip olmalarıdır. Geçmişten günümüze, bilinen çok önemli hastalık
ve zararlılarla ilgili sorunların merkezinde çoğunlukla YİT yer almaktadır. Yerli
ekosistemler üzerindeki etkilerinden dolayı, YİT’le sürekli mücadele edilmekte
veya kökü kazınmaya çalışmaktadır. Bu girişimler
bazen başarılı olmakta, ancak bazen de asla öngörülemeyen çok kötü sonuçlar
ortaya çıkmaktadır.
Turunçgil Tekeböceği (TTB)’nin ülkemizde
özellikle Doğu Karadeniz Bölgesindeki varlığı, fındık tarımı açısından çok
önemli bir tehdit oluşturmaktadır. TTB’nin en az 26
familya, yetmiş cins ve yüzden fazla odunsu gövdeye sahip bitki türünden
beslendiği kaydedilmiştir. Ancak, TTB’nin Bölgedeki yayılış alanında ilk
yıllarda değişik türden ağaç ve ağaççıklarda görülen zararı, son yıllarda
ulaştığı fındık bahçelerinde, çok büyük oranda fındık ağaçlarında (dallarında) yoğunlaşmış
durumdadır. Sağlıklı ağaçlara saldırabilmekte
ve yaşam döngüsünün değişik evrelerinde faklı kısımlarına zarar vermektedir.
Üçüncü evrede, gövdenin dip kısmında ve köklerde diri oduna giren larvaları,
yukarıya ve aşağıya doğru büyük oyuklar açtıkları diri odunda beslenirler. Zarar
gören odunsu gövdeler odundaki oyuk oranına göre kolaylıkla kırılıp
devrilebilirler. Bulaştığı bahçelerde aynı yıl içinde her bir fındık ocağında
en az iki veya daha fazla sayıdaki fındık ağacında (dalında) oyuk açarak
kırılıp yok olmasına neden olabilmektedir.
Araştırmalarımızda,
TTB’nin ergin uçuşu mayıstan ağustos sonuna kadar sürmekte ve erginleri bir ay
canlı kalmaktadır. Odundaki larva oyuklarının uzunluğu ortalama 12 cm ve
tüketim hacmi larva başına ortalama 22 cm3 olmuştur. Ortalama 1 cm
çapındaki ergin uçuş delikleri toprak seviyesinden ortalama 5,2 (1-16) cm
yukarıdadır. Larva oyuklarının ortalama 6,7 (5-16) cm’si toprak seviyesinden
aşağıdadır. Böceğin zararı, ağaç gövdelerinin toprak seviyesinin üstünde 16,1
cm’ye çıkan ve toprak seviyesinin altında 15,5 cm’ye inen kısmında meydana
gelmiştir.
24 Ekim 2019 tarihli ve 30928 sayılı Resmi
Gazetede yayınlanan 1961 no.lu Cumhurbaşkanı kararı ile TTB ile mücadele ve yok
etme çalışması başlatılmış ve Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile fındık
üreticilerine tazminat verme kararı almıştır. Maçka İlçesi Esiroğlu
Mahallesinde belirli sayıda fındık üreticisi, bahçelerindeki fındık ocaklarını
iş makineleriyle söktürüp, sökülen fındık dalları yakılarak barındırdıkları
böcekler yok edilmeye çalışılmıştır. Bu uygulamanın, hedeflenen sonuca ulaşması
için böceğin yayıldığı tüm fındık bahçelerini kapsayacak şekilde genişletilmesi
gerekiyor.
Bunun yapılabilmesi için TTB’nin yayıldığı tüm
alanların ayrıntılı bir şekilde tespit edilmesi gerekiyor. Şu anda böceğin
yayılış alanının sınırlarını ve her yıl gerçekleştirdiği yayılışını tam olarak
bilmiyoruz. Geçen yıl fındık hasadının ardından, söküm yapılan fındık
bahçelerinin sınırlarından başlayarak özellikle kuzey ve doğu yönlerde
yaptığımız incelemelerde böceğin çok daha geniş bir alanda yayılmış olduğu ve
yayılışını sürdürdüğünü görülmüştür. İnceleme alanlarında ve sökülüp yakılan
fındık ocaklarında her bir ocakta en az iki fındık ağacında (dalında) böceğin
oyuklarının olduğu görülmüştür. İnceleme alanlarında, zarar gören fındık
ağaçlarının ya kırılmış halde ya da kesilmiş durumda olması, (kesme işlemi
çoğunlukla uçuş deliklerinin, yani larva oyuklarının daha yukarısından
yapılmaktadır) her yıl meydana gelen dal kaybının çok ciddi bir düzeyde olduğu
anlaşılmaktadır.
Bu böceğin bölgeden tamamen yok edilmesi
topyekûn bir mücadele gerektiriyor. Bu mücadelede devlet desteği yanında fındık
üreticisinin de desteğine ihtiyaç duyulmaktadır. Böceğin bir fındık
bahçesindeki varlığı, bulaşma yoğunluğu kolaylıkla belirlenebilir. Böceğin
erginleri, odundaki larvaları ve özellikle larva oyukları üreticiler tarafından
tanınmakta, bir alandaki varlığı çeşitli belirtilerden kolaylıkla
anlaşılabilmektedir. Böceğin toptan yok edilmesini hedefleyen mücadelede
öncelikle yayılış alanlarının, yayılma yön ve eriminin çok net bir şekilde
belirlenmesi gerekir. Gerek böceğin yayılışının ortaya konmasında, gerekse de yok
etme çalışmalarının gerçekleştirilmesinde üreticilerin çok yararlı destekleri
olabilir. Bu destek için önce üreticiler çok iyi bilgilendirilmeli, konun önemi
ve tehdit boyutu kendilerine anlatılmalıdır.