İstanbul Üniversitesi Tarih Dergisi, cilt.56, sa.2, ss.55-86, 2013 (Hakemli Dergi)
1913 yılında Başkan Woodrow Wilson tarafından büyükelçi olarak İstanbul’da görevlendirilen Henry Morgenthau, 1916 yılına kadar bu görevde kaldı. Morgenthau görev süresi içerisinde İttihat Terakki ileri gelenleri ile yakın ilişkide bulundu. Bir büyükelçinin yetkisini ve görev tanımını aşan pek çok olaya müdahil oldu. İstanbul’daki görevi esnasında Amerika ve Avrupa basınını kurgu iddialar ile yönlendirmekte sakınca görmedi. Görevi bittikten sonra ise yayınladığı hatıralarında pek çok mesnetsiz iddiayı gündeme getirdi. Türk ve Alman milletine hakaretlerde bulunmakta tereddüt etmedi. Morgenthau’nun iddialarına, kurgu hadise nakillerine muhataplarının bir kısmı cevap verebildi, bir kısmı ise bu şansa sahip olamadı. Dönemin diğer belge ve yazışmaları incelendiğinde Morgenthau’nun iddialarının çoğunun kurgu olduğu görüldü.
In 1913 President Woodrow Wilson appointed Henry Morgenthau as ambassador to Turkey and he was in this post until 1916. During his ambassadorship Morgenthau arranged close relations with Union and Progress Party (Ittihat Terakki) leaders and intervened several activities exceeding and ambassador’s duties and privileges. During his mission in Istanbul he did not hesitate to steer American and European media in the way of his fiction pretences. Even after his post he published his memoirs including lot of baseless pretences and he constantly libeled to Turkish and German Nations with the worst impolite words. Some of his baseless pretences were disclaimed by the persons he pointed, many were not. When other documents and correspondences of the era viewed it is understood that pretences of Morgenthau were mostly fictional.