COVID-19 GENEL SALGIN SÜRECİNİN SOSYOEKONOMİK ETKİLERİ, Hasan Çebi BAL, Editör, Nobel Yayınevi, Ankara, ss.157-186, 2021
Kısa sürede tüm dünyayı etkisi altına alan COVID-19 salgını küresel ekonomi
üzerinde büyük bir baskı ve kriz havası ortaya çıkarmıştır. Salgın sürecinde, virüsün
bulaşıcılığını azaltmak için uygulanan sosyal mesafe tedbirleri ekonomideki
arz ve talep yapısını bozarak krizin derinleşmesine neden olmuştur. Ekonomik hayatın
işleyişinin bozulması iş ve gelir kayıplarını artırarak küresel yoksulluk rakamlarının
hızla yükselmesine sebebiyet vermiştir. Diğer taraftan salgın döneminde
varlıklı kişilerin servetlerinin sürekli artış göstermesi, zengin ile fakir arasındaki
uçurumun derinleşmesine ve gelir dağılımında adaletin daha da bozulmasına yol
açmıştır. Ayrıca ekonomik faaliyetlerdeki yavaşlama nedeniyle kamu gelirleri
azalmış, buna karşılık krizin etkilerinin ortadan kaldırılması için yapılan kamu
harcamaları ve vazgeçilen kamu alacakları nedeniyle ülkelerin bütçe dengeleri
bozulmuştur. Bu süreçte dünyanın çeşitli bölgelerinde, bütçe dengesini düzeltmek
ve gelir dağılımında adaleti iyileştirmek için yeni servet vergisi önerileri ortaya
atılmaya başlanmıştır. Bir bakıma mali denge vergisi niteliği taşıyan ve serveti
doğrudan hedef alan bu vergi önerilerinin bazıları geçici veya tek seferlik iken
bazılarının sürekli olması planlanmaktadır.
The COVID-19 pandemic, which has affected the whole world in a short time,
has created an atmosphere of great depression and crisis within the global
economy. During the pandemic, social distance measures implemented to reduce
the spreading of the virus disrupted the structure of supply and demand in the
economy, causing the crisis to deepen. The deterioration of economic life has
increased job and income losses and caused global poverty to rise rapidly. On the
other hand, the incessant increase in the wealth of the wealthiest during the
pandemic has led to the deepening of the gap between the rich and the poor and
further worsening balance in income distribution. Additionally, countries’ budget
balances have worsened due to the economic disruption, the increase in
government expenditures to eliminate the effects of the crisis, and the abandoned
or postponed public receivables. During this time, new wealth tax proposals have
been put forward in various countries to balance the budget and improve balance
in income distribution. In a way, some of these taxes, which have the
characteristics of a fiscal balance tax and directly target wealth, are considered to
be temporary or one-off, while others are considered to be permanent.