Deniz Taşımacılığında Emisyon Azaltımı: Çift Yakıtlı Motorlar ve Alternatif Yakıt Teknolojilerinin Çevresel ve Ekonomik Etkileri


Tuti M., Alemdar T. C.

3rd International Congress on Ship and Marine Technology , Trabzon, Türkiye, 10 - 12 Aralık 2024, cilt.1, sa.18, ss.169-180, (Tam Metin Bildiri)

  • Yayın Türü: Bildiri / Tam Metin Bildiri
  • Cilt numarası: 1
  • Basıldığı Şehir: Trabzon
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.169-180
  • Karadeniz Teknik Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Deniz taşımacılığı, küresel ticaretin önemli bir parçasıdır ve gemilerden kaynaklanan zararlı emisyonlar çevresel bir 

sorun oluşturmaktadır. Uluslararası Denizcilik Örgütü (IMO), bu emisyonları azaltmak için düzenlemeler yapmıştır. 

Çift yakıtlı motorlar, alternatif yakıtlarla kullanıldığında emisyonları ve yakıt tüketimini azaltarak çevresel ve 

ekonomik faydalar sağlayacaktır. Bu motorlarda yaygın olarak LNG (sıvılaştırılmış doğal gaz), metanol, sıvılaştırılmış 

hidrojen (LH2) ve biyodizel gibi alternatif yakıtlar kullanılmaktadır. LNG, düşük emisyon ve yüksek yanma verimliliği 

ile öne çıkarken; metanol, çevre dostu olup mevcut altyapıya kolayca entegre edilebilir. Hidrojen ise emisyon 

üretmediği için gelecekte deniz yakıtı olarak büyük potansiyele sahiptir. Biyodizel de emisyonları azaltır ve 

performansı dizel yakıtla benzer düzeydedir. SOFC (Katı Oksit Yakıt Hücresi) ve WHRS (Atık Isı Geri Kazanım) 

sistemleri, gemilerde enerji verimliliğini artırarak emisyonları azaltmada etkili çözümler sunacaktır. Ancak, bu 

alternatif yakıtların entegrasyonu maliyetli olup, altyapı eksiklikleri sürecin önündeki engellerdir. Buna rağmen, 

IMO’nun 2050 hedefleri doğrultusunda karbonsuz taşımacılığa geçiş, bu yakıtların kullanımını teşvik etmektedir. 

Sonuç olarak, çift yakıtlı motorlar ve alternatif yakıtlar deniz taşımacılığında emisyonların azaltılması için önemli bir 

potansiyele sahiptir. LNG, metanol, hidrojen ve biyodizel gibi yakıtların kullanımı emisyonları ciddi ölçüde azaltırken, 

ekonomik engellerin aşılması ve altyapı yatırımlarının yapılması sürecin hızlanması için kritik bir rol oynayacaktır.