THE JOURNAL OF INTERNATIONAL SOCIAL RESEARCH, cilt.11, sa.61, ss.506-511, 2018 (Hakemli Dergi)
İnsanlar nüfus artışı ve kentlerdeki yoğunluğun artmasıyla beraber gündelik streslerinden uzaklaşıp yenilenmek adına
rahatlayabilecekleri yerlere seyahat etme gereksinimi duyarlar. Günümüzde kentlerimiz hızlı bir büyüme içerisindedir fakat bu
gelişmenin içerisinde insanların günlük ihtiyaçlarını karşılayabilecekleri kaliteli alanların yaratılması göz ardı edilmektedir. Bu
yoksunluk insanların yenilenme ihtiyaçlarını karşılayabilmek için daha doğal, sakin alanları tercih etmeye başlamasına, kitle turizminin
zayıflayıp insanların alternatif turizme yönelmesine neden olmuştur. Korunan alan statüsündeki milli parklar kaynak değerleriyle bu
ihtiyacı karşılayabilecek potansiyele sahiptir fakat artan talep milli parklar için tehdit oluşmasına neden olmuştur. Milli parkların
turistik ve rekreasyonel etkilerden olumsuz etkilenmesini önlemek adına koruma-kullanma-gelişim vizyonuyla çeşitli stratejiler
geliştirilmeli ve ziyaret yönetim planları oluşturulmalıdır. Bu çalışmada öncelik olarak alanın hassasiyetinin belirlenebilmesi için
ekolojik duyarlılık analizinin yapılmasına karar verilmiştir. Analiz için arazi deseni, eğim, meşçere yapısı, su kaynaklarına yakınlık ve
yükseklik kriterleri belirlenip AHP yöntemiyle ikili karşılaştırmaları yapılarak ağırlıkları hesaplanmıştır ve tutarlılık oranı bulunuştur.
Hesaplamalar doğrultusunda arazi deseni en yüksek ağırlığa, yükseklik en düşük ağırlığa sahip çıkmıştır. Ardından kriterlerin
ağırlıkları ArcGIS ortamında toplanarak ekolojik duyarlılık analizi yapılmıştır. Sonuç olarak alanın ekolojik hassasiyeti belirlenip buna
göre alanın korunabilmesi ve turizmin devamlılığının sağlanması için ziyaretçi yönetimine ilişkin önerilerde bulunulmuştur.
People need to travel to places where they can relax in order to get away from their daily stress with the increase of
population and increasing density in the cities. Today, our cities are in rapid growth, but the development of high quality areas where
people can meet their daily needs is ignored. This deprivation caused people to prefer more natural, calm areas in order to meet their
regeneration needs, and that mass tourism weakened and people turned to alternative tourism. The national parks with protected areas
have the potential to meet this need with resource values, but increased demand has created a threat to national parks. In order to
prevent the national parks from being negatively affected by the touristic and recreational effects, various strategies should be
developed with the vision of protection-use-development and visit management plans should be formed. In this study, it was decided
to carry out ecological sensitivity analysis in order to determine the sensitivity of the area as a priority. For analysis, land pattern, slope,
stand structure, proximity to water resources and elevation criteria were determined and paired by AHP method and their weights
were calculated and the consistency rate was found. According to calculations, the land pattern has the highest weight and the height
has the lowest weight. Then, weights of the criteria were collected in ArcGIS environment and ecological sensitivity analysis was
performed. As a result, ecological sensitivity of the area was determined and recommendations were made for visitor management in
order to protect the area and to ensure the continuity of tourism.