Rasyonelleşme, sekülerleşme ve sanayiye dayalı üretim ile birlikte oluşan ulus devlet formu, demografik yapı ve bu yapının nesnel ve sosyal niteliklerini daha da önemli hale getirmiştir. Buna bağlı olarak nüfus yapısı, siyaset kurumunun temel konusu haline gelmiştir. Günümüzde refah devleti uygulamaları, gelişmiş sağlık imkânları ve modern dünyanın insanlara sunduğu yaşam koşulları dünya nüfusunu hızla artırmaktadır. Ayrıca başta göç olmak üzere eğitim ve turizm gibi aktiviteler ve ulaşım teknolojisinin hız ve konfor imkânlarıyla birlikte dünya nüfusu hareket halindedir. Bu bağlamda eğitim, sağlık, barınma, yoksulluğun önlenmesi ve üretimin sürdürülmesi gibi hedefler siyaset kurumunun temel konuları olmuştur. Bu çalışmada demografik yapının boyutları ve nüfus artışı veya azalışına neden olan politikalar ve bu politikalara dayalı olarak şekillenen demografik tutum ve değişim süreçleri tartışılmaktadır. Cumhuriyet’in ilanından günümüze kadar uygulanan nüfus politikaları ve bu politikalara bağlı olarak demografik yapıda görülen değişiklikler çalışmanın konusudur. Cumhuriyetin bir asırlık tarihinde uygulanan nüfus politikaları ve bu politikaların siyasi ve sosyal sebepleri ve sonuçlarını irdeleme amacı taşıyan bu çalışmada dokümantasyon yöntemi kullanılmıştır. Çalışmanın araştırma sorusu: Cumhuriyet’in 100 yıllık tarihinde hangi nüfus politikalar uygulanmış ve bir asırlık süreçte demografik değişim süreci nasıl bir seyir izlemiştir? Bu bağlamda Cumhuriyet tarihi boyunca yapılan genel nüfus sayımları ve sayımlardan elde edilen demografik veriler ilgili kurumların (Türkiye İstatistik Kurumu, Resmi Gazeteler, Devlet Planlama Teşkilatı vb.) rapor ve yayımlarından yararlanılmıştır. Kurtuluş Savaşı’ndan çıkmış Gazi Milletin hem nicelik (toplam nüfus sayısı) hem de nitelik (eğitim durumu vb.) olarak yara aldığı bir gerçektir. Bu sebeple Cumhuriyetin ilk yıllarında nüfusu artırmaya yönelik politikalar yürütülmüştür. Bekârlık vergisi uygulaması bunun en somut örneğidir. 1960 yıllardan sonra ise kalkınma planlarında doğum kontrolü ve aile planlaması gündeme gelmiştir. Artan nüfusun ekonomik ve sosyal kalkınma üzerinde baskı yarattığı düşüncesiyle nüfus artış hızı düşürülmeye çalışılmıştır. 2000’li yıllardan sonra – özellikle 2008 sonrasında – nüfusu artırmaya yönelik politikalar yürütüldüğü anlaşılmıştır. Sonuç olarak, Cumhuriyet dönemi nüfus politikaları 1963’e kadar nüfus artırmaya yönelik (pronatalist politika), 1963’ten 2000’li yıllara kadar aile planlaması ve nüfus kontrolünün olduğu (anti-natalist politika) dönem ve 2000’li yıllardan sonra nüfusu artırmaya yönelik politikalar yürütülmüştür.
The nation-state form, which emerged with rationalization, secularization, and industrial-based production, has made the demographic structure and the objective and social qualities of this structure even more important. Accordingly, population structure has become the main subject of the political institution. Today, welfare state practices, advanced health opportunities, and the living conditions offered to people by the modern world are rapidly increasing the world population. In addition, the world population is in motion, especially with migration, activities such as education and tourism, and the speed and comfort opportunities of transportation technology. In this context, goals such as education, health, housing, preventing poverty, and sustaining production have become the main issues of the political institution. In this study, the dimensions of the demographic structure, the policies that cause population increase or decrease, and the demographic attitudes and change processes shaped by these policies are discussed. The subject of the study is the population policies implemented since the proclamation of the Republic and the changes in the demographic structure depending on these policies. The documentation method was used in this study, which aims to examine the population policies implemented in the century-old history of the Republic and the political and social causes and consequences of these policies. The research question of the study: What demographic policies were implemented in the 100-year history of the Republic, and what course did the demographic change process follow? In this context, general population censuses conducted throughout the history of the Republic and demographic data obtained from the censuses, reports, and publications of relevant institutions (Turkish Statistical Institute, Official Gazettes, State Planning Organization, etc.) were used. It is a fact that the Veteran Nation that emerged from the War of Independence was injured both in quantity (total number of population) and quality (education status, etc.). Thereby, in the first period of the Republic, policies were implemented to increase the population. Celibacy tax practice is the most concrete example of this. After the 1960s, birth control, and family planning came to the fore in development plans. Depending on the idea that the increasing population puts pressure on economic and social development, efforts have been made to reduce the population growth rate. After the 2000s - especially after 2008 - policies were implemented to increase the population. Thus, the population policies of the Republic are structured as follows: the period aiming to increase the population (pronatalist policy) until 1963, the period of family planning and population control (anti-natalist policy) from 1963 to the 2000s, and the period aiming to increase the population after the 2000s.