4. Uluslararası Türk Dünyası Mühendislik ve Fen Bilimleri Kongresi, Antalya, Türkiye, 30 Kasım - 03 Aralık 2023, cilt.2, ss.316-323
Doğal taşlar insanlık tarihi kadar eskilere dayanan yapı malzemeleri olup, tarihi yapıların ve mimari açıdan
kent kimliklerinin kalıcı olması açısından oldukça önemlidir. Bununla birlikte günümüzde ticaret hacmi
düşünüldüğünde sektör, üretici ülkelere ciddi ihracat katkısı sağlamaktadır. Ayrıca sektörün özellikle Türkiye
gibi önemli doğal taş kaynaklarına sahip ülkelerdeki büyüklüğü ülke içi istihdam ve iç ticaret hacmi açısından
da oldukça mühimdir. Türkiye bilinen dünya doğal taş rezervlerinin yaklaşık yüzde 33’üne tekabül eden 13,9
milyar ton yeraltı kaynağı ile önemli bir üretici konumundadır. Türkiye Cumhuriyeti’nin toplam maden ihracatı
2013-2022 yılları arasında yaklaşık 4 ila 6,5 milyar dolar arasında olup, yıllara göre değişkenlik göstermekle
birlikte bu ihracatın yüzde 32 ile 49 gibi bir oranının doğal taş kaynaklı olduğu görülmektedir. Bu rakamlara
göre sektörün durumu oldukça iyi olarak değerlendirilebilecek olsa da sektörün kapasitesinin ve beklentilerin
oldukça uzağında olduğu ve özellikle son dönemde yeterli gelişimi gösteremediği görülmektedir. Bu durumun
temel sebebi olarak ihracat kalemlerinin önemli bir kısmının son üründen ziyade ilk ve/veya ara ürün
kategorisinde olması söylenebilir. 2022 yılı itibari ile ülkemizin doğal taş ihracatının 47 kadarı işlenmiş
mermer, 15 kadarı işlenmiş traverten olurken ne yazık ki kabaca yontulmuş, işlemden geçmiş veya blok olarak
satışı gerçekleşmiş doğal taş oranı ise %31 civarında olmuştur. İşlenmiş malzemenin ihracat gelirinin
işlenmemiş malzemeye göre yaklaşık 2 ila 2,5 kat arasında olduğu düşünüldüğünde mevcut durumun önemli
bir gelirin önüne geçtiği görülmektedir. Ayrıca enerji ve yakıt kalemleri başta olmak üzere sektörde kullanılan
ithal ekipman, sarf malzeme vb. gibi gider kalemlerindeki artışlar ise ihracatçı konumdaki diğer ülkeler ile
rekabette önemli zorluklara sebep olmaktadır. Bu çalışmada sektörün geçmişten günümüze değişimi
değerlendirilerek sektörün geleceği açısından yapılması gerekenlere değinilmeye çalışılmış, öneriler
sunulmuştur.
Natural stones have been used as construction materials whose use dates back as far as the history of mankind,
and they are crucial to the existence of historic structures and the preservation of urban architectural identities.
In addition, considering the volume of industry today, the sector makes significant export contributions to the
producing countries. In terms of domestic employment and domestic trade volume, the sectors scale is also
crucial, particularly in nations like Turkey that have significant natural stone resources. With 13.9 billion tons
of resources, which is around % 33 of the worlds known natural stone deposits, Turkey is a significant
producer. While the total mineral exports of the Turkey vary between 4,5 and 6.5 billion dollars between 2013
and 2022, it is seen that between 32 and 49 of these exports are natural stones. These numbers indicate that
although the sectors status might be considered to be pretty favorable, its potential and goals are unmet, and it
hasn’t achieved enough progress, particularly in recent years. It can be claimed that the reason for the current
situation is that a significant amount of the basic exports come from the primary and/or secondary products
rather than the end product. According to statistics from 2022, processed marble represented 47% of exports
and processed travertine 15%. Unfortunately, 31% of the natural stone exported was semi-processed or simply
blocks. Since the export revenue of processed material is typically two to three times that of raw material, it is
obvious that the existing situation prevents large revenue. Due to the increasing costs of imported equipment
as well as the rising costs of power and fuel, it is also extremely hard to compete with other exporting countries.
This study evaluated the sectors development from the past to the present and made recommendations for the
sectors future.