100. Yılında Uluslararası Büyük Taarruz ve Başkomutan Meydan Muharebesi Sempozyumu, Afyonkarahisar, Türkiye, 26 Ağustos 2022
Türk Dil Kurumu sözlüğünde beyanname şöyle tanımlanır: “Bir kimsenin resmî bir kuruluşa herhangi bir durumu bildirmek için verdiği çizelge, bildirge.” Beyannameler propaganda açısından önemli bir vasıtadır ve savaşlarda ziyadesiyle taraflarca kullanılmaktadır. Büyük Taarruz sürecinde TBMM Hükümeti ve Yunan Hükümeti karşılıklı olarak beyannameler yayınlamışlardır. Yayınlanan çok sayıdaki beyanname ile savaşı kendi lehlerine çevirmeyi amaçlamışlardır. Taraflar beyannameleri, silahlı kuvvetlere, vatandaşlara veya yabancı ülkeler temsilcilerine ve kamuoyuna yönelik ilan etmişlerdir. Yunanlıların yayınladıklarından dikkat çekenleri Büyük Taarruz öncesinde İzmir’de kurdukları sözde Muhtar İdarenin kabulü ve tanınmasına yöneliktir. Ayrıca Büyük Taarruz esnasında uçakları vasıtasıyla Türk cephesine attıkları ile de Türk askerlerini ve vatandaşlarını etkilemeye çalışmışlardır. Türkler de yayınladıkları beyannameler ile Yunan iddialarını tekzip etmişlerdi. Başkumandan Mustafa Kemal Paşa’nın savaş sürecinde art arda yayınladığı beyannameler ise dikkat çekicidir. Bunlar, Türk ordusunun askeri azmini artırmıştır. Bunların dışında farklı kurum ve temsilciler imzasıyla yayınlanan bazı beyannameler dikkat çekmektedir. Kurtarılan yerlere girildiğinde yayınlananlar ise asayişin sağlanmasını kolaylaştırmıştır.
Bu çalışmada Büyük Taarruz öncesinde, sürecinde ve savaşın hemen ardından yayınlanan TBMM Hükümetinin, Başkumandanı Mustafa Kemal Paşa’nın, Türk Silahlı Kuvvetlerinin değişik kademelerinin temsilcilerinin, yine Yunanistan Hükümetinin, Yunanistan Silahlı Kuvvetlerinin temsilcilerinin vb. beyannameleri ve etkileri incelenecektir. Beyannameler ile nelerin amaçlandığı, ne gibi sonuçlara ulaşıldığı tespit edilecektir. Kaynak olarak ise taraflarca yayınlanan beyannamelerin bulunduğu Genelkurmay Başkanlığı Askeri Tarih Arşivi, Cumhurbaşkanlığı Arşivi, dönemin basını, resmi yayınları, hatıraları kullanılacaktır.
In the dictionary of the Turkish Language Association, the declaration is defined as: “A chart or statement given by a person to an official organization to report any situation. The declarations are also very important tool in terms of propaganda and they are used by the parties in wars. During the Great Offensive, the TBMM Government and the Greek Government mutually issued declarations. In many declarations published, they aimed to turn the war in their favor. The parties declared the declarations to the armed forces, citizens or representatives of foreign countries and the public.The most striking of the declarations published by the Greeks are the acceptance and recognition of the so-called Autonomous Administration, which they established in Izmir before the Great Offensive. In addition, they tried to influence Turkish soldiers and citizens with what they threw at the Turkish front through their planes during the Great Offensive. The Turks denied the Greek claims with the declaration they published. The declarations that the Commander in Chief Mustafa Kemal Pasha issued one after the other during the war are remarkable. These increased the military determination of the Turkish army. Apart from these, some declarations published with the signatures of different institutions and representatives draw attention. When the rescued places were entered, the ones published made it easier to maintain public order.
In this study it will be examined the declarations of the TBMM Government, the Commander in Chief Mustafa Kemal Pasha, the representatives of different levels of the Turkish Armed Forces, the Greek
Government, the representatives of the Greek Armed Forces, etc and their effects. It will be determined what is aimed and what kind of results have been achieved with the declarations. As the source, the General Staff Military History Archive, Presidential Archive, press of the period, official publications and memories will be used.