TARIH INCELEMELERI DERGISI, cilt.38, sa.1, ss.327-345, 2023 (ESCI)
İnsanlığın ipek ile etkileşimi beş bin yıl kadar öteye gider. İpekçilik nesiller boyu tevarüs eden ve büyük bir tecrübe ve bilgi birikimi gerektiren iştigal alanıdır. Dikkatleri çekmemiş olsa da ipek yetiştiriciliğinin yayıldığı alanların Türk topluluklarının yaşadığı ve tarihi istikametlerindeki şehirler olması ilgi çekicidir. Diğer taraftan İpek Yolu’nun başlangıcı ve sistemli ticaretin ortaya çıkması ile ilgili paradigmalar da neden-sonuç ilişkisine bağlı varsayım ve hipotezleri kurgulayabilmek açısından kifayetsiz kalmaktadır. İpek Yolu araştırmalarında ticareti organize eden yetenekli atlı göçebelere atıf vardır. Ancak bozkırın atlı göçebeleri İpek Yolu’nun adeta kayıp oyuncularıdır. Esasında güzergâh; aralarında soy, dil bağları olan ve Orta Asya’nın fiili sahipleri konumundaki sayısız Türk topluluğunun topraklarından geçmekteydi. Türkler ticaret için atalarından devraldıkları iyi bir arka plana sahiptiler. Yerleşik kültürlerin vergilendirilmesi zamanla İpek Yolu ticaretini doğurdu. Çin ile başlatılan at karşılığı ipek ticareti, Türkleri Orta Asya’nın gelmiş geçmiş en zengin göçebeleri haline getirdi. Bunlara rağmen ipeğin serüveninde en az bilinen aktör Türklerdir.