Majör ürolojik cerrahilerde ariscat risk skorunun postoperatif pulmoner komplikasyon gelişimini öngörmedeki etkinliği


Tezin Türü: Tıpta Uzmanlık

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Karadeniz Teknik Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2024

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: ALİ AKGÜL

Asıl Danışman (Eş Danışmanlı Tezler İçin): Ali Akdoğan

Özet:

Giriş ve Amaç: Postoperatif pulmoner komplikasyonlar (PPK’lar) anestezi ve cerrahi ilişkili görülen morbidite ve mortaliteyi etkileyen sık görülen bir problemdir. PPK gelişme riskini önceden tahmin etmek amaçlı birçok skorlama geliştirilmiştir. American Society of Anestesiologists (ASA) ve Assess Respiratory Risk in Surgical Patients in Catalonia (ARISCAT) indeksi bu skorlamalardan ikisidir. Bu çalışmanın amacı ürolojik majör cerrahilerde ARISCAT indeksinin PPK gelişimini öngörmedeki etkinliğini araştırmaktır.

Gereç ve Yöntem: 2022-2023 yıllarında majör ürolojik cerrahi geçiren 140 hasta çalışmaya dahil edildi. Hastaların demografik bilgileri, preoperatif pulmoner risk skorları (ARISCAT), ASA skorları, cerrahi prosedürü, komorbiditeleri, postoperatif yatış süreleri ve taburculuk süresince gelişen PPK’lar kaydedildi.

Bulgular: Majör ürolojik cerrahi geçiren 140 hastanın 24’ünde (%17.1) postoperatif pulmoner komplikasyon gelişti. Verilere göre beden kitle indeksinin 25 ve üzeri olması, intraoperatif verilen sıvı miktarı, operasyon süresi, ASA ve ARISCAT skorları ile PPK gelişimi arasında istatiksel olarak anlamlı bir ilişki bulundu (p<0.05). PPK gelişen hasta grubunda postoperatif yatış süresi daha uzun görüldü. Cinsiyet, yaş, ek hastalık varlığı, sigara, epidural analjezi, kan ürünü kullanımı ile PPK arasında anlamlı ilişki görülmedi (p>0.05). PPK gelişimini öngörmede ARISCAT skorunun ASA skorundan daha güçlü bir modalite olduğu görüldü.

Sonuç: ARISCAT risk skorlamasının ürolojik majör cerrahilerde PPK gelişmini öngörmede uygulaması kolay, tekrarlanabilir, maliyetsiz ve etkin bir araç olduğu sonucuna varıldı. Yüksek riskli hastalar belirlendikten sonra koruyucu stratejilerin etkin bir şekilde uygulanmasıyla morbidite ve mortalitelerin azaltılabileceği düşünüldü.